Sıradan Bir Gün

Ay sonu olması itibariyle memur adamın bugüne pek parası kalmaz. O yüzden son 10 gün genelde evde ne ile ne yemek yapabilirim yaratıcılığına soyunur evin kadını, Ayça.

Dün de böyle bir gündü. Saolsun, Serhat'ın annesi kışlık erzaklarımızı yolluyor. Annem de kavanozlanmış domates sularımı, pek çok kuru erzağımı yolluyor. Yani aslında değmeyin keyfimize. Hayatım boyunca memleketten şu geldi, bu geldi diyenlere şaşkınlık ve hayranlıkla bakmıştım. Çünkü benim bir şeyler gelecek bir memleketim olmamıştı. Serhat saolsun onu da hallettik.

***

Un, yumurta, maya, tuz, çok çok az sıvı yağ, varsa bir iki kaşık da yoğurt ( kabın dibinde kalmıştı ziyan olmasın diye kullandım) ve su ile hamuru yapıyorsunuz. (Göz kararı, ölçü falan yok işte)Ben tahta kaşıkla karıştırdım. Sonrada kabın ağzını bez ile kapatıp, 1-2 saat mutfağın ılık bir yerinde beklettim.

Dedim ya erzaklarımız geliyor diye. Soğan ve sarımsak, domates suyu zaten vardı evde. Herşeyi Bim'den alır olduk, ucuz diye. Çok sevmesek de zaman zaman yeriz diye Bim'den aldığımız sucuk da vardı dolapta. Hepsini harç yapıp, güzel bir pizza yaptım. Üzerine de biraz beyaz peynir serptim ki Serhat parmaklarını da yiyordu pizzayla birlikte...

Fotoğraftakilerin kalan kısmı da gelenlerle yapıldı.

***

Yazacak çok şey var aslında. Her birinizin evlerinde kim bilir neler oluyordur.

Eskiden hatırlar mısınız? Öğretmenler, okuldan çıkışa pazarcılık yapar, duraklarda bilet, sokaklarda simit ya da limon satarlardı. Utançlarından nereye saklanacaklarını da bilemezlerdi. Şimdilerde memur, çalıştığı kurumda kendi çalışma arkadaşlarına iç çamaşır, çorap, kahvaltılık ve bilimum şeyin satışını yapıyor.

Utanması gereken biz miyiz? Yoksa dalga geçer gibi maaş veren, üzerine yaptığı cücük kadar zamla böbürlenen hükümet mi?


***

Taban devlet memuru maaşı ve belli dönemlerde fotoğraftan para kazanan bir aileyiz sonuçta. E kendimiz evlendik, borçları hala ödüyoruz. Serhat'ın maaşı görmüyoruz zaten. Arada çıkan fotoğraf işleri ile topluca oraya buraya borç kapamaca.

***

Ne tasarruflar yapıyoruz bileseniz gerçekten gülersiniz... Küçük ama faydalı tasarruflar...

***

Kendime uğraşlar buluyorum, evde yapılabilecek, sokağa çıkmama gerek kalmayacak uğraşlar. Serhat her ne kadar çok kızsa da sokağa çıkmayışlarıma... Kusura bakmayın ama bir otobüs bileti bile 1.85 lira olmuşken ben sokağa zorunlu olmadığım sürece çıkamam...

***

Para parayı çeker lafı doğru mu acaba diye düşünmeye başladım.

***

Kimseyi üzmek ya da durumu ajite etmek için yazmadım sakın yanlış anlamayın. Sadece birazcık, usturuplu bir şekilde içimi dökmeye ihtiyacım var.

***



Akşamın en keyifli anı da bu paket oldu. Küçük mutlulukları seviyorum. Elif annenin emekli olduğu kurumdan bir arkadaşı, Serhat'ı ziyarete gelmiş. Bu da bize hediyesi. Çok teşekkürler Zeki amca, kesene bereket...